Delidivane'yi geçen ay okudum. Sanırım :D Artık zamanlarını da karıştırmaya başladım. Kendi standartlarıma gore bu yıl çok fazla kitap okuduğum için hatlar karışıyor :D
Neyse.
Yeliz, abilerinin şirketinde çalışmaya karar verir, abileri de Yeliz'i Karadenizde iş yapmak istedikleri şirketle işi bağlaması için Trabzon a yollarlar. Fakat görüşmeye gittiği adam hiç de tahmin ettiği gibi biri çıkmaz. Yeliz'e göre adam tam bir dağ öküzüdür. Mehmet e gore ise Yeliz şehirli bir züppedir. Mehmet, Yelizi bir şekilde yola getirmek ister ve tabii ki aşık olurlar.
Bazen kitap konusu anlatmaktan çok sıkılıyorum. Konusundan ziyade fikirlerime geceyim.
Kitap güzeldi. Ben Karadenizlileri sevdiğim ve Doğu Karadenizli olduğum için ekstra beğendim. Mehmet ki ben ona Memet demeyi daha çok sevdim aman aman o inat damarı yok mu çok fenaydı. Bu sefer kadın karaktere çok gıcık olmadım. Memet ve Yelizin atışmaları güzeldi. Ama bir şey vardı ki bu kitabı benim gözümde güzel yapan Rabia Sultan. Memetin nenesi. Eğer Rabia nene olmasaydı normal bir romantik komedi olurdu. Rabia nene gibi bir nenem olaydı keşke. Tamam çok küfürbaz bir hatun ama çok da şekerdi. Yalnız dikkatimi su çekti spoiler vermiyorum ama Deli Divane'nin bir kısmı ile Huysuz ve Ruhsuz'un bir kısmı o kadar çok benziyordu ki sanki aynı şeyleri okumuş gibi oldum. Esas oğlanlar ve abiler durumu. Onun dışında kesinlikle Huysuz ve Ruhsuz'dan daha çok beğendim. E burada Rabia nene ve Memet vardı beğenilmez miydi hiç :D
İyi okumalar, nineler her zaman ilgi çekiyor sankı bilinçaltımızda daha masum olan eskınhayatın kalan son temsilcileri gibi ;) Karadeniz insani zaten komik çıvıl cıvıl dır ya
YanıtlaSilkaradenizli olarak merak ettim kitabı :)
YanıtlaSil